11 Mart 2015 Çarşamba

Hatırlatma Alarmlı İlaç Kutusu Kullanmak ?

İlaç, kimisi sizin acınızı dindirecek kimisi ise tedaviye yardımcı olacak. Acının dinmesi tedavi midir?
Ağrı kesici ilaç mıdır? Ağrıyı kesmek hastayı tedavi etmek midir?
Tüm benzeri soruların tıpta elbet bir cevabı vardır ancak bana kalırsa tedavi hastalığın ortadan kaldırılması ya da kaldırılmasına yol açacak başka bir ortam oluşturulmasıdır. Yoruma açık bir konu olup olmadığını bilmiyorum.

Hepsi bir kenarda dursun. Biz bugün ilaçlarımızı kutularında saklarken nasıl olur da onları kutularından zamanında çıkartırızı konuşacağız. Yaklaşın.
Gözlerinize inanamıyorsunuz dimi.
Tamam abartmıyorum ancak çok küçük hamlelerle hayatımızın nasıl kolaylaştığını görmek bazen beni mutlu ediyor ve bu mutluluğu paylaşmak için yazıyorum.
Görüldüğü gibi bu yuvarlak kutu bir alarm ve bir kutu. Alarmı siz ne zaman ilaç içecekseniz o zaman çalıyor. İçinede ilaçları koyuyorsunuz sonra bekleyin ilaç içme vaktiniz gelsin.

Gerçekten işleri kolaylaştırıyor. Kullandığı saat pillerinin radyasyon yaymadığı kısa bir google aramasından sonra bulunabilir. İleri okumalar için ise http://www.biltek.tubitak.gov.tr/sandik/gsm.pdf
adresini kullanabilirsiniz.

Peki pillerin elektromanyetik dalga yaydığı ve dolayısıyla ilaçların yanında durduğu için ilacın kimyasında bir bozulmaya neden olur mu ?
http://www.radiationanswers.org/radiation-questions-answers/radiation-exposure.html
Adresinden radyasyondan nasıl korunulur (tabi başarabilirseniz) konusunu okuyabilirsiniz.

Kutunun götürdüğü bir şey olmaması ile birlikte getirileri gayet fazla en önemli ve başarılı olduğu tek alan ses çıkartabilmek. İlaç içmenizi sağlamak ve sağlığınıza destek olmak.

Ürünü bulabileceğiniz adres.
DeveKervanı

2 Mart 2015 Pazartesi

Çay Demlemek Uzun Zamandır Makinelerin İşi

  Önce çakılın farkına vardı insanlar sonra yanlışlıkla veya bilerek o çakılı birbirine sürterek daha önce görmedikleri bir şey elde ettiler. Adını yansımadan doğurdular fire dediler ateş dediler. Ateşi bulmak çok değiştirdi insanı yakmaya başladı her eline geçirdiğini. Yanınca canının yandığınıda anladı. Suyu yakmayı denedi eğer yansaydı vay hallerine.
Ateşin suyu yakmadığını hatta su olan yerde ateş olmayacağını anladılar. Ateşi yakmak kolaydı ama söndürmek her zaman o kadar kolay olmuyor. Su bunun için biçilmiş kaftan. Ateşi yaktılar işlerini gördüler sonra suyu atıp söndürdüler.
  Akıllılardan birisi ateşi ya da suyu kandırdı bilmiyoruz şuan hangisi kandırılıyor. Ateşe su koydu ama ne ateş söndü ne su buharlaştı. Su ısındı ısındı ve ısındı hemde ateş sönmedi.
İnsana çağ atlatan ateş çok basit emellere alet ediliyordu su ısıtmak gibi.

  Suyu ısıtırken içine toprak attı tadına baktı olmadı, içine tahta attı olmadı, yaprak attı tadına baktı farklı geldi ve içti. Tekrar etti bu sefer yaprağı değiştirdi daha çok hoşuna gitti.

Yeşil bir yaprak atıldı suya biraz bekleyince daha lezzetli olduğu anlaşıldı. Çayı buldu insanoğlu...



Siz bu kadar uğraşmayın diye Deve Kervanından çay makinası